Ana içeriğe atla

BELEDİYE PERSONELLERİ GÖNÜLLERİNCE EĞLENDİLER..


HEM EĞLENCE HEM KAYNAŞMA HEM DAYANIŞMA HEM DE BOL MİKTARDA İRİLİ UFAKLI HEDİYE ÇEKİLİŞLERİ..
Bunların hepsi , 25 mart 2008 salı gecesi Mahmutlar Belediyesi düğün salonunda Belediye tarafından gerçekleştirilen Personel Gecesinde ortaya çıkan görüntülerdi. Daha önce zayıf bir organizasyonla bütün personellerin tepkisini alan Belediye Yönetimi bu kez kendisini ziyadesiyle affettirdi. Personellerini hem eğlenceye hem de hediyelere doyurdu. Dayanışma ve kaynaşmanın ne kadar önemli olduğu bir kez daha gözler önüne serildi.. Mahmutlar esnafından toplanan 60 kadar hediyenin çekiliş usulüyle personellere dağıtıldığı gecede aşağıdaki hediyeler sahiplerini buldu..
MAHMUTLAR BELEDİYESİ BELEDİYE PERSONELLERİ KAYNAŞMA VE DAYANIŞMA GECESİ HEDİYE ÇEKİLİŞİ SONUÇLARI
1 ALAATTİN ÇAKIR/ 70 EKRAN LCD TV. 152- YAŞAR ANILGAN
2 ANILGAN TİCARET / 55 EKRAN TV. 116- ZEYNEP SULAK
3 VURAL CANDAN/ LAP TOP BİLGİSAYAR 119- ADEM SANDAL
4 DAŞGALI TİCARET/ BİSİKLET 010- SÜLEYMAN YILMAZ
5 TOPÇU TİCARET/ FIRINLI OCAK 113- DURAN YÜKSEL
6 SÖYLEMEZOĞLU ELEKTR./ UYDU SETİ 056- ERKAN KODAL
7 EMEL ZÜCCACİYE/ DÜDÜKLÜ TENCERE 125- AYNUR KAPLAN
8 ÇOBANOĞLU KASABI-1-/ KOYUN 111- SUNA DOĞAN
9 BABY CİTY/ ÇOCUK BATTANİYESİ 106- DURALİ ÇELİK
10 GENÇ KUNDURA / BİR ÇİFT AYAKKABI 039- AHMET ÇEBİÇ
11 ÜTOPYA OTELİ/ 2 KİŞİLİK H.S. TATİLİ 036- TUĞRUL SÖNMEZ
12 FİRST KLAS OTEL/ 2 KİŞİLİK H.S.TATİLİ 086- YASEMİN ŞİMŞEK
13 ÖZ ELEKTRİK/ AVİZE 057- CEMAL KODAL
14 SEDAT MEFRUŞAT/ YAT.OD.PERDE TK. 115- KEMAL SANDAL
Hediyeler elbette bu kadarla sınırlı değildi. Bunlar büyük hediyelerdi..60 adet hediye dağıtıldı gecede..Gecede en büyük hediye olan 82 ekran LCD TV. Belediye personellerinden Yaşar Anılgan'a çıktı.. Yaşar Anılganın sevinci gözlerinden okunuyordu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ALLAH(CC) BİRŞEY VERMEK İSTEMESEYDİ İSTEMEYİ VERMEZDİ..

DUA EDELİM ARKADAŞLAR...AMA ADABINA UYGUN OLARAK.. Allâh'ım, Sana sonsuz hamd ü senâlar; Habîbin Efendimiz Muhammed Mustafa -sallallâhu aleyhi ve sellem-'e O'nun âl ve ashâbına gönülden salât ve selâmlar... Allâh'ım, benim Rabbim Sensin, Senden başka ilah yoktur. Beni Sen yarattın, ben Sen'in kulunum. Elimden geldiğince Sana verdiğim kulluk sözü üzerindeyim; işlediğim hata, günah ve kötülüklerden Sana sığınırım. Bana olan nimetlerini ve bu nimetlere karşı benim günah ve kusurlarımı itiraf ediyor, beni bağışlamanı diliyorum. Sen'den başka günahları bağışlayacak yoktur. Allâh'ım, dînim, dünyam, çoluk çocuğum ve malım içinde sağlık ve âfiyetle yaşamamı nasib eyle. Allâh'ım, vücuduma sağlık ver, Sen'in yolunda hizmet edeyim, kulağıma sağlık ver, hakikati işit...

ASLAN İLE TİLKİNİN HİKAYESİ......

TİLKİYİ AKILLI YAPAN, ASLANIN APTALLIĞI OLMASIN.. Ormanlar Kralı Aslan ve Kurnaz Tilkinin ibretli hikayesini tüyleriniz ürpererek okuyacaksınız..Ama ders çıkarırmısınız , orasını bilemem..İşte Hikayemizin başlangıç noktası.... Günlerden birgün, vahşi ormanların birinde, havanın puslu ve bir o kadar da ihtişamlı görüntüsü altında gezintiye çıkan bay TİLKİ, aç mı aç,susuz mu susuz, halsiz mi halsiz, bitkin mi bitkin bir şekilde şöyle düşünmüş.... --- Acaba karnımı doyuracak bir yemek bulabilir miyim? demiş..ve 50 mt.ileride yerde büyük bir et parçası görmüş.. Birden çok sevinmiş ve koşarak etin başına varmış.. Ama TİLKİ bu ya..hemen atlamamış etin üzerine...Ön ce bir kolaçan etmiş etin etrafını...Bakmış ki etin altında bir tuzak kurulu....Eti kaldırdığı an alttaki bomba patlayacak ve TİLKİ hayata gözlerini yumacak..TİLKİ uyanık ve zeki..ama diğer yanda aç ve sersefil vaziyette...Gözü hem gelende gidende hem de ette... Çekilmiş kenara ve beklemeye başlamış... Tam o sırada oradan ASLAN geç...
İDARECİ NASIL OLMALI??? Hz. Peygamber (s.a.v.) iki kişi bile olsak, birimizin yönetme sorumluluğunu üstlenmesini tavsiye etmiştir. Küçük büyük bütün toplumlar, bir yönetilen-yöneten, ast-üst hiyerarşisine dayanmak durumundadır. Toplumsal yapılanmada görev, yetki ve sorumlulukların zorunlu kıldığı farklı mevkiler vardır. Kaçınılmaz olarak birileri bu mevki ve makamlarda görev yapacaktır. "Bu birileri niçin ben olmayayım" diye düşünebilir insan. Kendini bir makama daha layık görebilir, diğer insanlardan daha iyi hizmet vereceğini zannedebilir. Fakat , makam taleplerinin arkasında kendini başkalarından üstün görme, bencillik, takdir edilme duygularının, yahut çıkar sağlama, şöhret ve daha rahat yaşama niyetinin olması da mümkündür. Hatta kişi bu süflî duygu ve hesapların farkında bile değildir çoğu zaman. İşte bu yüzdendir ki, MAKAM SEVGİSİ denilen kalp illeti ince bir meseledir. Fıtrî bir duyguyu, mükemmelleşme arzusunu istismar eder. Masum görünür ama çok t...