Ana içeriğe atla

16 EKİM 2007 DÜNYA GIDA GÜNÜNE KATILIM YOĞUN OLDU..

16 Ekim Dünya Gıda Günü, Mahmutlar Belediyesi tarafından düzenlenen konferansta ele alındı. Konferansta konuşmacı olarak Alanya İlçe Müftüsü Ahmet Hamdi Başpınar, İlçe Tarım Müdürü Umut Olgun ve Mahmutlar Belediye Başkanı Alaattin Çakır yer aldılar. Konferansın sunumunu ise Gıda Mühendisi Ahmet Hamdi Anılgan üstlendi.
Dünya üzerinde yaşanan adaletsizlik sonucu bir takım insanların açlıkla karşı karşıya olduğu ve bir takım insanların da bolluk içersinde nimetlerin kıymetlerini bilmeyerek israf ettikleri konuşmacılar tarafından dile getirildi.
Okul çağındaki çocukların nasıl beslenmeleri gerektiğinin ele alındığı konferansta sağlıklı beslenme ve dengeli beslenmenin önemine vurgu yapıldı.
İkramlarda ise bolluk vardı.Hacıince , Çıtırım , Altaylar Yemek Fabrikası, Albak ve Ütopya resort Hotel tarafından çeşitli ikramlar yapıldı. Kurabiyesinden yaş pastasına, süpangile tatlısından meyve suyuna ve ekmek arası köfte ikramlarıyla öğrenciler bayram ettiler..Yaklaşık 550 kişiye ikramda bulunuldu..Organizasyonun başarıyla sonuçlandığını dile getiren ARGE Ç.B. Başkanı Aziz Sarıkan " Eğer tok , açın halinden bir nebze olsun anlamışsa ne mutlu bize" cümlesiyle konunun önemini birkez daha vurgulamış oldu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ALLAH(CC) BİRŞEY VERMEK İSTEMESEYDİ İSTEMEYİ VERMEZDİ..

DUA EDELİM ARKADAŞLAR...AMA ADABINA UYGUN OLARAK.. Allâh'ım, Sana sonsuz hamd ü senâlar; Habîbin Efendimiz Muhammed Mustafa -sallallâhu aleyhi ve sellem-'e O'nun âl ve ashâbına gönülden salât ve selâmlar... Allâh'ım, benim Rabbim Sensin, Senden başka ilah yoktur. Beni Sen yarattın, ben Sen'in kulunum. Elimden geldiğince Sana verdiğim kulluk sözü üzerindeyim; işlediğim hata, günah ve kötülüklerden Sana sığınırım. Bana olan nimetlerini ve bu nimetlere karşı benim günah ve kusurlarımı itiraf ediyor, beni bağışlamanı diliyorum. Sen'den başka günahları bağışlayacak yoktur. Allâh'ım, dînim, dünyam, çoluk çocuğum ve malım içinde sağlık ve âfiyetle yaşamamı nasib eyle. Allâh'ım, vücuduma sağlık ver, Sen'in yolunda hizmet edeyim, kulağıma sağlık ver, hakikati işit...

ASLAN İLE TİLKİNİN HİKAYESİ......

TİLKİYİ AKILLI YAPAN, ASLANIN APTALLIĞI OLMASIN.. Ormanlar Kralı Aslan ve Kurnaz Tilkinin ibretli hikayesini tüyleriniz ürpererek okuyacaksınız..Ama ders çıkarırmısınız , orasını bilemem..İşte Hikayemizin başlangıç noktası.... Günlerden birgün, vahşi ormanların birinde, havanın puslu ve bir o kadar da ihtişamlı görüntüsü altında gezintiye çıkan bay TİLKİ, aç mı aç,susuz mu susuz, halsiz mi halsiz, bitkin mi bitkin bir şekilde şöyle düşünmüş.... --- Acaba karnımı doyuracak bir yemek bulabilir miyim? demiş..ve 50 mt.ileride yerde büyük bir et parçası görmüş.. Birden çok sevinmiş ve koşarak etin başına varmış.. Ama TİLKİ bu ya..hemen atlamamış etin üzerine...Ön ce bir kolaçan etmiş etin etrafını...Bakmış ki etin altında bir tuzak kurulu....Eti kaldırdığı an alttaki bomba patlayacak ve TİLKİ hayata gözlerini yumacak..TİLKİ uyanık ve zeki..ama diğer yanda aç ve sersefil vaziyette...Gözü hem gelende gidende hem de ette... Çekilmiş kenara ve beklemeye başlamış... Tam o sırada oradan ASLAN geç...
İDARECİ NASIL OLMALI??? Hz. Peygamber (s.a.v.) iki kişi bile olsak, birimizin yönetme sorumluluğunu üstlenmesini tavsiye etmiştir. Küçük büyük bütün toplumlar, bir yönetilen-yöneten, ast-üst hiyerarşisine dayanmak durumundadır. Toplumsal yapılanmada görev, yetki ve sorumlulukların zorunlu kıldığı farklı mevkiler vardır. Kaçınılmaz olarak birileri bu mevki ve makamlarda görev yapacaktır. "Bu birileri niçin ben olmayayım" diye düşünebilir insan. Kendini bir makama daha layık görebilir, diğer insanlardan daha iyi hizmet vereceğini zannedebilir. Fakat , makam taleplerinin arkasında kendini başkalarından üstün görme, bencillik, takdir edilme duygularının, yahut çıkar sağlama, şöhret ve daha rahat yaşama niyetinin olması da mümkündür. Hatta kişi bu süflî duygu ve hesapların farkında bile değildir çoğu zaman. İşte bu yüzdendir ki, MAKAM SEVGİSİ denilen kalp illeti ince bir meseledir. Fıtrî bir duyguyu, mükemmelleşme arzusunu istismar eder. Masum görünür ama çok t...