Ana içeriğe atla

DÜNYA AHİRETİN TARLASIDIR..

AZRAİL


EY AZRAİL! BİLİRİM BU SÖZLERİM ÇOK YERSİZ, TAHMİN EDİYORUM Kİ MEVLÜT DE OKUTURLAR
NEDEN BÖYLE ANSIZIN,GELİVERDİN HABERSİZ.? ORTALIĞI BİRAZCIK GÜLSUYU KOKUTURLAR.
NE OLURDU ÜÇ BEŞ YIL,ÖNCE HABER VERSEYDİN. ARAYA REKLAM KONUR ; BİR İLAHİ ARYASI.

HİÇ DEĞİLSE RÜYAMA, BİR KERECİK GİRSEYDİN. MEVLÜD BİTİNCE BAŞLAR DEDİ-KODU FURYASI

* * * * * * * * * * * * * * * *

AŞK, MEŞK DERKEN DÜNYADAN BİR TÜRLÜ KOPAMADIM. ETLERİM, KEMİKLERİM DİDİK, DİDİK EDİLİR.
SENDEN ÖZÜR DİLERİM, HAZIRLIK YAPAMADIM. BEN AZ GELİRSEM EĞER, KÖKLERİME GİDİLİR.

GÖRÜYORSUN YANIMDA NE VALİZ VAR, NE BAVUL, EY AZRAİL! İNAN Kİ HAZIRLIĞIM YOK DAHA,

UYKUM ÖYLE AĞIR Kİ, NE ZİL DUYDUM NE DAVUL. HELE ŞU DİN KONUSU ÇOK KARIŞIK BİR SAHA.

* * * * * * * * * * * * * * * *

YAŞIM YETMİŞ OLSA DA GÖR Kİ FIKIR FIKIRIM,. BAZI BÜYÜK ABİLER KÖŞELERİ TUTTULAR.
BU CÜMBÜŞLÜ ALEMİ, BEN NASIL BIRAKIRIM.? İRTİCA DİYE DİYE BENİ DE KORKUTTULAR

HANİ BİR SÖZ VARDIR YA “YAŞ YETMİŞ İŞİ BİTMİŞ” İLAHİYAT ADINA; EKRAN DA İKİ KAÇIK

İNAN Kİ BU BİR YALAN, BUNU DİYEN HALT ETMİŞ. KİMLERİN KUKLALARI OLDUKLARI APAÇIK.

* * * * * * * * * * * * * * * *

ESTETİK YAPILACAK DAHA BURNUM, DİŞLERİM. TUZ BOZULMUŞ NE YAPSIN BİZİM GİBİ CAHİLLER

* * * * * * * * * * * * * * * *

ELLİ YAŞIMDA ANCAK VOLEYİ VURABİLDİM. HENÜZ DAHA GÜNDEMDE NE ORUÇ VAR NE ZEKAT
HORTUMLAR SAYESİNDE HODİNGİ KURABİLDİM. NE KURAN’LA TANIŞTIM NE DE KILDIM BİR REKAT

GERÇİ UCUZA VERDİM ŞEREFİN KİLOSUNU, GÖNÜL DESEN HENÜZ GENÇ, DAHA HACCIM DURUYOR

AMA BÖYLE KAZANDIM, ŞU UÇAK FİLOSUNU. NERDE BİR TAZE GÖRSEM KALBİM KÜT KÜT VURUYOR

* * * * * * * * * * * * * * * *

EY AZRAİL ! NE OLUR BOZULMASIN PAZARIM. EDEMEDİM BİR TÜRLÜ ŞU NEFSİMİ TERBİYE.
SANA ŞÖYLE YÜKLÜCE BİR ÇEK BİLE YAZARIM. ORTALIKTA NE GÖRSE, TUTTURUYOR VER DİYE

ŞU MASMAVİ HAVUZLU, SARAYIMA BAKSANA. EY AZRAİL! BİLİRİM GELİNCE BEKLEMEZSİN.

O DARACIK MEZARDA, YAZIK OLMAZMI BANA.? TÜKENEN VADELERE, SANİYE EKLEMEZSİN.

* * * * * * * * * * * * * * * *

BAZEN ÇOLUK ÇOCUĞA İÇİMDEN KIZIYORUM. BU SATIRLAR BOŞ GEÇEN, BİR ÖMRÜN HİKAYESİ,
ÖLMEMİ BEKLİYORLAR İNAN Kİ SEZİYORUM. İBRET ALANLAR İÇİN SON PİŞMANLIĞIN SESİ

ARKAMDAN GÖSTERMELİK İKİ DAMLA GÖZYAŞI. BİLMEM Kİ BİR DUVARDA , BU MÜTEVAZİ ÇABA

BİR DE ŞÖYLE BÜYÜKÇE, YALDIZLI MEZAR TAŞI. BİR KÜÇÜCÜK PENCERE AÇACAKMI ACABA.?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ALLAH(CC) BİRŞEY VERMEK İSTEMESEYDİ İSTEMEYİ VERMEZDİ..

DUA EDELİM ARKADAŞLAR...AMA ADABINA UYGUN OLARAK.. Allâh'ım, Sana sonsuz hamd ü senâlar; Habîbin Efendimiz Muhammed Mustafa -sallallâhu aleyhi ve sellem-'e O'nun âl ve ashâbına gönülden salât ve selâmlar... Allâh'ım, benim Rabbim Sensin, Senden başka ilah yoktur. Beni Sen yarattın, ben Sen'in kulunum. Elimden geldiğince Sana verdiğim kulluk sözü üzerindeyim; işlediğim hata, günah ve kötülüklerden Sana sığınırım. Bana olan nimetlerini ve bu nimetlere karşı benim günah ve kusurlarımı itiraf ediyor, beni bağışlamanı diliyorum. Sen'den başka günahları bağışlayacak yoktur. Allâh'ım, dînim, dünyam, çoluk çocuğum ve malım içinde sağlık ve âfiyetle yaşamamı nasib eyle. Allâh'ım, vücuduma sağlık ver, Sen'in yolunda hizmet edeyim, kulağıma sağlık ver, hakikati işit...

ASLAN İLE TİLKİNİN HİKAYESİ......

TİLKİYİ AKILLI YAPAN, ASLANIN APTALLIĞI OLMASIN.. Ormanlar Kralı Aslan ve Kurnaz Tilkinin ibretli hikayesini tüyleriniz ürpererek okuyacaksınız..Ama ders çıkarırmısınız , orasını bilemem..İşte Hikayemizin başlangıç noktası.... Günlerden birgün, vahşi ormanların birinde, havanın puslu ve bir o kadar da ihtişamlı görüntüsü altında gezintiye çıkan bay TİLKİ, aç mı aç,susuz mu susuz, halsiz mi halsiz, bitkin mi bitkin bir şekilde şöyle düşünmüş.... --- Acaba karnımı doyuracak bir yemek bulabilir miyim? demiş..ve 50 mt.ileride yerde büyük bir et parçası görmüş.. Birden çok sevinmiş ve koşarak etin başına varmış.. Ama TİLKİ bu ya..hemen atlamamış etin üzerine...Ön ce bir kolaçan etmiş etin etrafını...Bakmış ki etin altında bir tuzak kurulu....Eti kaldırdığı an alttaki bomba patlayacak ve TİLKİ hayata gözlerini yumacak..TİLKİ uyanık ve zeki..ama diğer yanda aç ve sersefil vaziyette...Gözü hem gelende gidende hem de ette... Çekilmiş kenara ve beklemeye başlamış... Tam o sırada oradan ASLAN geç...
İDARECİ NASIL OLMALI??? Hz. Peygamber (s.a.v.) iki kişi bile olsak, birimizin yönetme sorumluluğunu üstlenmesini tavsiye etmiştir. Küçük büyük bütün toplumlar, bir yönetilen-yöneten, ast-üst hiyerarşisine dayanmak durumundadır. Toplumsal yapılanmada görev, yetki ve sorumlulukların zorunlu kıldığı farklı mevkiler vardır. Kaçınılmaz olarak birileri bu mevki ve makamlarda görev yapacaktır. "Bu birileri niçin ben olmayayım" diye düşünebilir insan. Kendini bir makama daha layık görebilir, diğer insanlardan daha iyi hizmet vereceğini zannedebilir. Fakat , makam taleplerinin arkasında kendini başkalarından üstün görme, bencillik, takdir edilme duygularının, yahut çıkar sağlama, şöhret ve daha rahat yaşama niyetinin olması da mümkündür. Hatta kişi bu süflî duygu ve hesapların farkında bile değildir çoğu zaman. İşte bu yüzdendir ki, MAKAM SEVGİSİ denilen kalp illeti ince bir meseledir. Fıtrî bir duyguyu, mükemmelleşme arzusunu istismar eder. Masum görünür ama çok t...